Copyright © Merhaba Annelik
Design by Dzignine
hamilelik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hamilelik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
6 Aralık 2015 Pazar

Hamilelikte Doğal Bakım

Hamilelik döneminde yediğimiz içtiğimize dikkat ettiğimiz kadar, vücudumuza sürdüğümüz kremlere ve şampuanlara da dikkat etmemiz gerekiyor. Malum derimize sürdüklerimiz de emilerek direk kana karışıyor. Bu durumda ilk dikkat edeceğimiz şey aldığımız ürünlerde kesinlikle paraben olmaması...
Ben hamilelik ile birlikte evde kullandığım bütün güzel kokulu el/vücut kremlerinden, şampuanlardan ve yüz temizleme jellerinden kurtuldum. Çok da memnunum. Neler kullandığımı kısaca anlatayım:

SAÇ:
Zeytinyağlı sabun.... Bir çok yerden ve firmadan zeytinyağlı sabun denedim ama en iyisini Yener Zeytinciliğin sabunlarında buldum. Sabunu atık yağlardan değil, saf zeytinyağından yaptıklarından saçımı sert yapmadı. Tanesi 3TL. Şunu da belirtmek isterim; ince telli ve yağlı bir saç yapım var. Ona rağmen sabunu ilk kullanmaya başladığımda saçlarım sertleşti ama bir süre sonra saç da sabuna alışıyor ve sertleşmiyor. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; saçlarınızı iyi durulamanız ve saç deriniz kuru ise badem yağı kullanmanız.
Saç boyama konusunda pek bilgi veremeyeceğim çünkü saçımı hiç boyatmadım. Ama duyduğum hamileyken organik boyalar olsa dahi boyatmamak yönünde.



YÜZ BAKIMI:
İpek Hanım'ın çiftliğinden yüz kremi aldım ve çok memnun kaldım. İçinde kil, bal peteği ve zeytinyağı var. Haftada bir defa banyodan sonra kullandım ve halen devam ediyorum. Cildimi çok güzel besliyor. Ufak bir kutu 25TL civarında ama uzun süre kullanabiliyorsunuz.

VÜCUT BAKIMI:
Hamileliğimi öğrendiğim günden beri derim esnekliğini kaybetmesin ve dolayısı ile çatlak olmasın diye Johnson's baby yağını kullanıyorum. Amaç derinin nem dengesini korumak.Doktoruma göre çatlak tamamen genetik . Annenizde varsa sizde de olur diyor ama yine de önlem almakta fayda var.



KOZMETİK:
Rimel, ruj, allık, fondöten ve oje hiç de masum ürünler değil maalesef. Hamileliğim süresince bunları olabildiğince az kullanmaya gayret gösterdim. Rimel ve fondöten hiç kullanmadım diyebilirim. Fondöteni zaten özel günlerde kullanan biriyim ama rimel ve ruju halen o kadar sık kullanmam. Makyaj temizleyici olarak Bio-derma'nın sensibio H2O makyaj temizleyicisini uzun süredir kullanıyorum.



DEODORANT:
Roll-on'ların çoğunun içinde paraben mevcut. Bu konuda gene Bioderma Paraben içermeyen Sensibio serisi ile öne çıkıyor.




10 Eylül 2014 Çarşamba

Normal Doğum Tecrübelerim

Evet uzun zamandır oturup bir türlü yazamadım... Zeynep vaktimin büyük kısmını alıyor. Bu durumdan şikayetçi değilim yanlış anlaşılmasın :)  Zorlu bir emzirme süreci yaşadım. Onun detaylarından da bahsedeceğim. Bu süreçte biraz hayattan kopmuş gibi oldum ama olsun. Toplarız, sıkıntı yok :)

Şimdiiii gelelim asıl konumuza. Ben normal doğum ile kızımı dünyaya getirdim ki bu en çok istediğim şeydi. Bu süreçte yararlı olduğunu düşündüğüm bazı noktaları paylaşmak istiyorum. Sizlerde aynı etkileri yapmayabilir ama yapabilir de... O nedenle paylaşmanın yararlı olacağı düşüncesindeyim.

1 - İNANÇ : Ben hamile kalmadan evvel de normal doğum yapmak istiyordum. Hamile kaldıktan sonra da fikrim değişmedi. Önce çok dua ettim. Sonra bu sürecin doğallığına ve mükemmelliğine inandım. İnanın her şey böyle başladı...

2 - DOKTOR : Evlendikten sonra normal doğumu destekleyen doktor arayışına girdim. Malum çevremizde çok populer ve iyi olup da sezeryanla doğum yaptıran doktorlar çooook. İlk olarak Amerikan Hastanesi'nin doktoru olan Cengiz Alataş'a gittim. Süper bir doktor. Hamile olduğumu da ondan öğrendim. Fakat Amerikan hastanesinin fiyatları el yaktığından başka bir doktor buldum. Herman İşçi... Mükemmel, idealist, ulaşılabilir, saygılı, anlayışlı... Bir doktorda olması gereken bütün özellikler var kendisinde. Normal doğum sırasında inanılmaz destekleyici idi. Ekibi de bir o kadar başarılı...

3 - YOGA : Ben 2 sene kadar yoga yaptım.Ve yoganın hamilelik ile doğum sürecini kolaylaştıracağına inandım. Hamileyken yaptınız mı derseniz; hayır... Çünkü inanın yoga bana hamileyken hiç iyi gelmedi. Öncesinde yapmış olmamın daha çok yararını gördüm diyebilirim. Hem ıkınma hem de güçlülük açısında....

4  - HURMA : Hamileliğimde inanılmaz tatlı canım çekti. Baktım bu iş çığrığından çıkacak, hurma yemeye başladım 5.ayımda... Sonra araştırdım ve hurmanın normal doğuma yardımcı olduğunu öğrendim. Hatta Kuran'ı Kerim'de bile bahsi geçiyormuş.

5 - YÜRÜYÜŞ : Sürekli yürüdüm diyemeyeceğim ama zaman buldukça yürüdüm. İşe araba yerine metro ile gittim. Tuvalete giderken en uzaktakini seçtim yürümek için. Sık sık tuvalete çıktığımı düşürseniz hiç de az yol katetmedim :)

6 - SU : Her yerde yazar ve gerçekten çok yararlı booool booool su içmek... Böylece bağırsaklarınız da iyi çalışır, metabolizmanız hızlanır, bebeğin suyu azalmaz, kendinizi dinç hissedersiniz. Denedim gördüm. İnanın öyle oluyor...

7 - MORAL : Hiç kimsenin doğum tecrübesine kulak asmayın... Hepsi kişiye özel. Bana neler anlattılar normal doğumla ilgili.. Şimdiye kadar kendi isteğim ile sezeryan olmuştum. Size yemin ediyorum, korkunç bir şekilde anlatılan tecrübelerin hiç birini yaşamadım. Siz de inanmayın çevrenize. Moralinizi yüksek tutun. Canınızı mı sıktılar, bir daha konuşmayın bu konuları o kişilerle.

8 - CAHİLLİK : Hiç bir zaman youtube'dan normal doğum izlemedim. Hiç bir forumu takip etmedim. Detay bilmek istemedim. Bilmek istediğim doğum anında ne yapmam gerektiği idi. Onu da işin ehli insanlardan öğrendim. (Bkz: Ayşe Öner, Kağan Kocatepe )

9 - DOĞRU IKINMAK: Doğum sırasında doğru zamanda ıkınmak bana inanılmaz güç verdi. Şöyle belirteyim; doğum tıpkı kaka yapmak gibi... Bebek aşağı inerken de sancı oluyor. Bu sancılar da tıpkı adet sancısı gibi. Sancıları sürekli duymuyorsunuz. Bir kayboluyor, bir şiddetleniyor. Kaybolduğunda dinlenmeniz, yüzünüzü yıkamanız için zaman var. Artık çocuk aşağı inip çıkarmak isterken, yani kakanız geldiğini zannettiğiniz anda, sancılar biraz artıyor. Fakat ıkındığınızda sancıları daha az hissediyorsunuz. En büyük tavsiyem, sancılar geçtiğinde ıkınmamanız. Çünkü sizi yormaktan başka hiiiiç bir işe yaramıyor. Ne zaman ki sancı geliyor ve en yüksek noktaya ulaşıyor o zaman ıkının. Hem çocuk daha hızlı ilerle hem de siz sancısız aralarda güç toplamış olursunuz. Bunu Ayşe Öner'in ve Hakan Çoker'in kaynaklarında okumuştum. Çoooook işe yaradı. Kuvvetli ıkınmak için de kegel egzersizleri yapabilirsiniz. Çok basit. :) UFAK NOT : Epidural ağrıyı hissetmenizi azalttığı için aslında otomatik olarak ıkınmanızı da etkiliyor. Dayanabildiğiniz kadar dayanın epidural yaptırmamak için... Ben yaptırmadım çok da memnunum...

Önerilerim bunlar... Dilerim sizlere yardımcı olabilmişimdir. Bu devirde normal doğum yapmak insanları şaşırtıyor maalesef. İnanın çocuk doğduktan sonra doğukhaneden yürüyerek çıkıp eve gidebilirdim. O kadar rahat doğumdan sonrası... Çocuğunuzun içinizden çıkışını hissetmek anlatılamaz bir deneyim, duygu.... Dilerim her anne adayı normal doğuma cesaretle yaklaşabilir. Sakın korkmayın!!! Bedeninize güvenin, o size ne yapmanız gerektiğini söylüuor zaten....

Sevgilerimle,
Gözde
31 Temmuz 2014 Perşembe

Dogum

8 mayis'da normal dogum ile kizimla saglikli bir sekilde bulustuk. Lohusalik, annelige alisma, bebek derken bloguma yazi yazamadim.
Aklimda simdiden 2 post yapmak var. 
Cok yakinda gorusmek uzere...
14 Nisan 2014 Pazartesi

Hamilelikte okuduğum kitaplar ve siteler - 2

Yeni keşfettiğim kitap ve siteden bahsetmek istiyorum.

Kitap olarak Tracy Hogg'un "Ebeveyn Cankurtaran Seti"ni okumaya başladım. Kitap çok güzel ilerliyor, sebebi ise son derece stratejik bilgiler vermesi. Yani konular genel olarak çocuğa alışkanlık kazandırmak üzerine yazılmış. Kitapla birlikte 2 CD'de mevcut. Idefix'den 51TL'ye aldım. Kitapçılardan gidip almak isterseniz 79TL.


Web sitesi olarak bir blog önereceğim. İsmi "Doğal Modern".. Adında da anlaşılacağı üzere, blog doğal ürünlere odaklı...Kimya mühendisi olan blog yazarı, çocuğunu olabildiğince doğal yollarla büyütmeye çalışıyor ve deneyimlerini blogunda paylaşıyor ve çok yararlı bilgiler veriyor. Bütün yazılarını severek takip ediyorum, hatta bir kısmını uygulamaya bile başladım.  
Siteye ulaşmak için; TIK TIK
3 Nisan 2014 Perşembe

Hamilelikte okuduğum kitaplar ve siteler

Hamilelik çok farklı bir dönem. Bir bayan hayatında bu dönemi bir veya birkaç defa yaşıyor. O nedenle hamileliğin her anının tadını çıkarmak gerek .Anı yaşarken de vücudunuzda ve çocuğunuzda neler oluyor bilmek ise çok keyifli. Size okuduğum ve takip ettiğim birkaç kaynağı paylaşmak istiyorum:


3 Mart 2014 Pazartesi

Bebek Arabası ve Puset Seçimi Zor İş

Şu an 6 ayı tamamladım. Fakat halen bebek alışverişine başlayamadım taşınma işlerinden...Tek aldığım bebek arabası ve puset oldu. Almadan önce internette araştırma yaptım ve ön önemlisi çevremdekilerin tecrübelerini dinledim.

Bebek arabasında ennnn öncelikli ve hayat kurtarıcı maddeler şunlarmış:
  • Hafifliği
  • Yeni doğan için uygunluğu
  • Kolay katlanabilirliği
  • Arabanın bagajına sığmalı
  • Sürüş sırasında çocuğu sarsmayan tekerler
  • 360 derece dönebilmesi, manevra kabiliyeti
  • Arkaya yatış özelliği (bence çocuktan çocuğa değişebilir. Sonuçta bu özellik arabayı ağırlaştıran bir etken)

Olsa iyi olur :
  • Tentesinin büyük olması
  • Tente üzerinden bebeği görebilecek bir pencere olması
  • Sepetinin büyük olması

25 Şubat 2014 Salı

Hamilelik sürecinde çevremiz

Şu an hamileliğimin 6.ayını tamamlamış bulunmaktayım. Bu süre zarfında insanların hamilelere nasıl yaklaştığını çok net gözlemledim. Sonuç: bizim insanımız hamile sever ve sanki çok defa hamilelik yaşamış gibi de bilgiye sahiptir ama aynı zamanda moral de bozarlar. Tuhaf değil mi?

Her yaptığınız, yediğiniz ve planladığınız herşey mutlaka çevreden bir yorumla karşılanır. Ya 'aaaa' ile başlayan yada 'hımmm ama' diye devam edenler cümleler başladıysa artık çok geç. Ben ne mi yapıyorum? İnsanları kırmayı sevmediğim için (ukala olanlar hariç) gülümseyerek "olabilir", "tabii böyle de düşünmek lazım" diyerek karşımdakine hoş bir cevap veriyorum. Sonrasında da bana gerçekten mantıklı gelenleri kendime saklayıp, geri kalanını siliyorum :) Bu süreçte ne mi öğrendim? Artık kimseye sormadıkça tavsiye bulunup fikrini sormayacağım. Fikre ihtiyaç duyn biri zaten gelip danışır. 

Bir de moral bozucu cümlelerle insanı hamile olduğuna pişman olma noktasına getirenler var. Mesela; " ayyyy çok zor çocuk bakmak" , "yandın valla" , "istersen sana bir günümün nasıl geçtiğini anlatayım da gör"....vs. Bu cümleler uzaaaar gider. Ama ben karar verdim. Hamile biri görürsem kesinlikle çocuk olayının zorluklarından bahsetmeyeceğim. Herkes bunun bilincinde zaten. Hatta bu yüzden çocuk doğurmak istemeyenler bile var. O nedenle yetkililere sesleniyorum. Çocuk sahibi olma kararı zaten başlı başına zor bir karar. Hamile olan birine destekleyici sözlerle moral veriniz. Çocuk sevgisinin güzelliğinden ve eşsizliğinden bahsediniz. Emin olun ki bu dönemlerde hamileler daha çok şeyi kafaya takıyorlar. Ben ne mi yapıyorum. Yukarıda anlattığımın aynısını ve ek olarak moral bozucu kişilerle pek fazla diyaloga girmiyorum. 

Umarım çevreniz ve özellikle aileniz size çoğunlukla olumlu enerji gönderip hem sizin hem de çocuğunuz daha keyifli bir 9ay geçirmesin sağlar. 


18 Şubat 2014 Salı

Hayatımdaki büyük degisiklik

Evet hayatımda büyük bir değişiklik var. Hamileyim. Bloga gezi yazıları, keyifli sohpetlerimi yazarım derken hamilelik bölümünü de hepsinden önce eklemiş oldum. Çünkü gerçekten paylaşılacak bilgiler mevcut bende. Bilgi olmasa da belki yazdıklarımı okuduğunuzda ya evet ben de aynı duyguları yaşıyorum deyip yalnız olmadığınızı hissedebilirseniz mutlu olmuş olurum. Çünkü ben böyle yazıları okuyunca kendimi iyi hissediyorum :)

Blogda kesinlikle hamileliğin şu haftasında şöyleyim böyleyim gibi sağlıksal mevzulardan bahsetmeyeceğim. Nitekim hamilelik tamamen kişiye özel. Ben de doktorların elinden çıkmadıkça da bu yazıları okumuyorum.Sizlere daha çok çevremden ve kendi duygularımdan bahsedeceğim.  

Devamı bir dahaki yazıda....